Naked motosikletler ilk göz ağrım olmasa da ikincisidir diyebilirim. Uzunca bir süre Yamaha FZ6 kullanmıştım, 600 cc’lik 4 silindir makina… Sinirli, enteresan ama karakterli bir motosikletti; turuncu renkte siyah bloklu. Akrapoviç egzozlar çok çılgındı. ”Sakal” tabir edilen göğüs karenajıyla daha da bir ”baba” duruyordu blok. Şehir için ve atletik motosiklet sürüşü sevenler için ideal bir sınıf. Ama biraz uzun yol yapayım denince işler değişiyor. Elbette çok seven için bu da sorun olmayabilir.
Sonuç olarak naked, safkan sürüş için ideal bir sınıf ve safkan sürüşün yeni iddia sahibi modellerden biri de KTM 790 Duke. Ailenin bu yeni üyesini ziyadesiyle kullandım ve fikirlerimi arz etmeye hazırım…

KTM 790 Duke Öne Çıkan Özellikler

KTM’nin geleneksel tasarım dilinin daha da radikalleştiğini görebiliyoruz. son derece atletik ve ince hatlı bir görüntüsü var. Vücut geliştirmecilerin yarışmaya hazırlanırkenki son hallerine benziyor. Tel tel kaslarını görecekmişiz gibi bir hali var. Kısa boyunlu bir yırtıcı kedi gibi geride duran far yapısıyla her an tetikteymiş görüntüsü standart hali. Kısaca modern atletik bir görüntüsü var ve gayet çekici duruyor. Ancak ergonomik olarak problemleri var bana kalırsa.

Oturma pozizyonu pek rahat denemez, sürekli bir öne kayma halindesiniz. Selesi de paralel olarak rahat olmayınca rahatsız bir sürüş yaşanıyor. Uzun boylular bu problemleri daha çok yaşayabilirler. Geniş bir gidonu var, açılar gayet iyi, manevra kabiliyeti yavaşken başarılı ama uzun kollar istiyor.

Trafikte filtreleme sırasında biraz tedirgin ettiği aşikar. Her an aynalara çarpacakmış hissini çok verdi. Bir de tasarımına bağlı olarak sürerken gidonun önünde ne far ne tekerlek görüyorsunuz. Sanki eline sopa alıp motorculuk oynayan çocuk gibi bir durum var. Bu tabii göreceli bir yorum olabilir, kullandıktan sonra yorumlayabilirsiniz.

Çanta bu motora yakışmaz ve deponun keskin, yüksek ve kıvrımlı hatlarından ötürü depo üstü de koyulmaz. Dolayısıyla bu açıdan da birçok naked gibi handikaplı. 5,5 inçlik TFT ekran oldukça kullanışlı ve kolay okunuyor.

Menü kumandaları yeni jenerasyon KTM sistemi. Bütün ayarları soldaki dört tuştan kolaylıkla yapabiliyorsunuz. Aynalar biraz küçük ama doğru ayarı bulunca alışıyorsunuz , fena olmayan bir arka görüş veriyor.  KTM 790 Duke’da motorun altının tamamen boş olması, merdiven gibi yüksek bir yerden inişte direkt egzoz borusuna hasar verebilir bu da bir koruma ihtiyacını öncelikli hale getiriyor. Egzozun genel konumlanması ve görüntüsü oldukça başarılı. Sesi de çok iyi, tartışmasız. Yırtıcı bir sesten ziyade patırdayan, genizden hırıldayan bir tınısı var…

KTM 790 Duke – Güç ve Motor

799 cc hacminde, paralel çift silindirli, su soğutmalı bir bloğumuz var. Sert görünüşlü yapıya uygun bir agresifliğe tam anlamıyla sahip. 105 HP güç ve 86 Nm tork üretiyor. Son derece tehlikeli ve kudretli bir güce sahip. Özellikle 6 bin devirlerden sonra tizleşen sesle birlikte korkunç hızlanıyor. Alt devirlerde tork ve güç pek parlak değil. Bir vites üstte kalmayı tolore etmiyor. Ancak şanzıman harikulade, debriyajsız geçiş çok iyi çalışıyor. Sarsıntısız ve ultra hızlı, hiçbir güç sendelemesi yaşatmıyor. Dediğim gibi çok hızlı ve yırtıcı ama hiç mi hiç kontrolsüz ve dengesiz değil. Sürücüyü de endişelere gark etmiyor. Burada elbette iyi bir saşi mühendisliğinin payı vardır; lakin nekadar iyi yaparsanız yapın bu kısa dingil mesafeli iki tekerlekli bir araç. Yani elektronik sistemler olmazsa yapılacaklar sınırlı.

KTM Duke 790 sistem envanteri son derece geniş bir alet. Traction Control var, hem de kademe kademe ayarlanabiliyor, eğimli açılarda da devreye giriyor.. Oldukça da iyi çalışıyor, viraj çıkışlarında kontrolsüz gaz açmalarla denedim ve risk oluşmasını ne kadar önlediğini gördüm. Islak zeminlerde de keza hiç kontrolü kaybettirmiyor. Ant-Wheelie yani antikafa kaldırma diyebileceğimiz sistemle sert gaz hareketlerinde daha kontrollü bir motosiklet oluyor. Dört farklı sürüş modu var, sokak, spor, yağmur ve pist olmak üzere. Hepsinde gaz tepkileri ve elektronik kontrol sistemlerinin dozajı farklı. Pist tamamen sistemlerin kapandığı ve sizin becerinizle yol alacağınız en radikal mod. Yağmur en güvenlisi tahmin edeceğiniz gibi, çünkü her şey sınırlandırılmış.

Farklı ayarlar da yapabiliyorsunuz, mesela ”Süper Moto” ayarına alınca arka tekerleğin ABS’si devre dışı kalıyor ve daha çok kayarak kullanama imkanı doğuyor. Genel olarak sürüşü sert ve atletik, tıpkı tasarımı gibi. Süspansiyon da buna paralel elbette, bozuk yollarda üzerinde nispeten silkelenebiliyorsunuz .

KTM 790 Duke Tercih Edilmeli mi?

169 kg’lık kuru ağırlık sürüşte de kendini hissettiriyor, son derece dinamik ve virajlarda yetenekli, ama sınırları için sanki biraz pistte çıkmak istiyor. Her haliyle daha radikal sert sürüş isteyenler için ideal. Ama en büyük handikabı, sınıfındaki rakiplere göre fiyatının yüksekliği…

Otohaber

Share.

Leave A Reply Cancel Reply

Exit mobile version