Yeniliğin sadece tasarımla sınırlı kalmadığı otomobillerden biri olan 1 Serisi, sürüş dinamikleri, yeni motor ve şanzıman seçenekleriyle de göz dolduruyor. Şimdilik sadece 5 kapılı olarak üretilen yeni BMW 1 Serisi'nde 1.6 lt'lik iki farklı güçte turbo benzinli motor ithal ediliyor. 136 HP ve 170 HP'lik güçlerle satılan 1 Serisi'nin başlangıç seviyesini oluşturan manuel şanzımanın haricinde 8 kademeli otomatik şanzıman da isteğe bağlı olarak alınabiliyor.
Test aracımız, 1 Serisi ailesinin fiyat listesinin tepelerinde yer alıyor. Ama bu kadar çok opsiyonel donanıma sahip olması, ne gibi potansiyelleri barındırdığını da merak etmemizi sağlıyor. Öncelikle otomobilin dikkat çekici kırmızı renginin iç mekanda da devam ettirildiği görülüyor. Sadece kırmızı renkli deri döşemelerden bahsetmiyoruz. Direksiyon üzerindeki dikişler, ön konsoldaki kırmızı renkli kaplamalar ve anahtar üzerindeki kırmızı şeritler Urban Line donanımın farkları.
Yeterli genişlikteki ön koltuklardan ön konsoldaki renkli ekrandan izlenebilen multimedya sistemini fark ediyoruz. Navigasyon sistemi dışında internette de gezinebilmek etkileyici. Sistemin, cep telefonunuza bluetooth ile bağlanıp, operatörünüzü kullanması da pratik bir yöntem. Otomobilin bu tarz bir eğlence sistemi sunmasına rağmen özel bir ses sistemi sunmaması olmazdı. Bizi hayal kırıklığına uğratmayan üretici, Harman Kardon imzalı ses sistemiyle, otomobilin içerisinde geçirdiğiniz zamanın kalitesini arttırıyor. Arka koltuktaki yaşam alanının selefine göre iyileştirilmiş olmasına rağmen çok da cömert olamaması düşündürücü.
En eğlenceli kombinasyonlardan biri 118i Urban Line otomatik. 170 HP'lik turbo benzinli motor, ağırlık olarak biraz tombul olan 118i'ye gerçekten iyi geliyor. Hızlanma konusunda oldukça hevesli olan bu ünite, alt devirlerden itibaren sürücüsünün isteklerini yerine getiriyor. Hızlanma isteğinizi geniş bir devir aralığında sunabilen ünitede gücü arka tekerleklere aktarma görevi 8 kademeli otomatiğin. Şanzıman, manuel olarak yönetilmeyi beklemeyecek kadar seri. Şanzımanın elektronik sürüş kontrol sistemiyle birlikteliği sürüşü daha keskin bir hale getiriyor. Keskinden kastımız, konfor isteyene rahat bir sürüş sunan sistem, sportiflik isteyene ise dinamizm sunuyor. Vites kolunun hemen yanındaki pratik bir tuş grubuyla yönlendirilen sistemde Sport ve Eco Pro logoları görülüyor. Ama bu tuşlarla sistem içinde gezinmeye başladığınızda, Eco Pro (Yakıt ekonomisi moduna geçen araç, sürücüyü yönlendiren tavsiyeler de sunuyor), Comfort (süspansiyon ve direksiyon daha yumuşak, motor ve şanzıman daha sakin), Sport (tüm ayarlar daha dinamik) ve Sport+ seçeneklerini fark ediyorsunuz. Yüksek hızlarda ya da ardı arkasına gelen virajlarda ihtiyaç duyacağınız gibi daha dinamik bir sürüş beklentisindeyseniz, Sport+ modu elektronik yardımcıları da olabildiğince toleranslı devreye sokuyor ve aracın dinamik modunun limitlerini zorlamanız için size zaman tanıyor. Ama ben ESP'yi hiç istemem derseniz de tamamen de devre dışı bırakabilirsiniz. Bu durumun faydasını, olur ya bir gün yarış pistine çıkarsınız, işte o zaman görebilirsiniz. Ya da kış koşullarında…
Kaynak: otohaber