Gerçekler her zaman basittir, ama bu basit olan her şeyin gerçek olduğu anlamına da gelmiyor. Ve BMW’nin M4 CS ile ilgili ifadeleri gayet basit, mantıklı ve de gayet anlaşılabilir. M4 CS, M4 competition paketi ile çok daha radikal olan ve çoktan satılıp tüketilen M4 GTS’nin arasında konumlandırılıyor. Yine markanın konumlandırmasına göre günlük kullanıma uygun olan BMW M4 CS, doğrudan yarış pistini hedef almıyor ama gerektiğinde piste çıkabilecek yeteneklere de sahip.
Marka çok basit ifadelerle böyle konumlandırıyor konumlandırmasına ama biz yine de gerçeği mercek altına alalım. Karbon alaşım motor kaputu, ön tampon altı eklentisi ve arka spoyler kadar kapı döşemeleri gibi hafif yapı elemanlarının abartılı kullanımı ağırlıktan ciddi bir tasarruf öngörüyor.
BMW, 1580 kg ağırlık ifade ederken bu değer M4 CS için ‘oldukça hafif’ ifadesini kullanmayı haklı kılıyor. Yine üreticiye göre M4 Competition 10 kg kadar daha ağır. Gerçekten de M4 CS kantarda yaklaşık 1.6 ton gösteriyor. Aynı kantarda dört kapılı bir M3 1624 kg tartılmıştı. Aslında o kadar da basit değil ama tamamen gerçek.
BMW M4 CS: Daha Azın Faydası
M4 CS çok daha iddialı bir güç ağırlık oranlamasyla öne çıkıyor. Bir kere sıralı altı silindirli 3.0 litrelik turbo benzinli motor 1.25 bar yerine 1.4 bar ile çalışıyor. Böylece güç M4 Competition ile kıyasla 10 HP artarak 460 HP’ye ama daha da önemlisi tork 50 Nm artarak dolu dolu 600 Nm’ye ulaşıyor. Peki, bunun sürüşe yansıması ne?
Çok fazla hatta ön camda bir GPS destekli ölçüm cihazı olmadan da fark kendini hissettiriyor. Nasıl mı? Bir kere sesi… Muhteşem sesiyle adeta mest ediyor. Metalik, hırıltılı, motor sporlarını çağrıştırıyor ama yine de gayet tok. Bugüne kadar ne güncel M4, ne de öncülerinden hiçbiri böyle bir sesle sürücüsünü etkileyemedi. Sürücüye ise sağ ayağı ile notaları ritme dönüştürmek kalıyor.
Ölçüm cihazı yerine takılıp elektronik stabilite programı da devreden çıkartıldıktan sonra çift kavramalı şanzımanı manuel moda alıyoruz. Tam gaz verince devir göstergesine yakın bir noktada bir damalı bayrak belirirken, ibre 3000 d/d’nin üzerine çıkmıyor. Sıralı altı silindirli motor gök gürültüsü gibi gürlüyor.
Sol ayağın fren pedalından çekilmesiyle 285 milimetrelik geniş tabanlı lastiklerde çok kısa süreli bir patinaj oluşurken, standart olarak sunulan yarı-slik lastikler asfalta tam olarak tutunuyor ve coupe ileriye doğru atılıyor. S55B30 kodlu motorun gücü önce şanzımana oradan da arka akstaki elektronik kontrollü kilitli diferansiyele ulaşıyor. Peki, maksimum torkun henüz 4000 d/d’de üretiliyor olması rahatsız ediyor mu?İlk bakışta pek alışılmadık, dahası dizellere has bir maksimum devir sayısı gibi görünebilir ama bu durum M4 CS’in genel hızlanma performansını olumsuz etkilemiyor. Yani, hayır rahatsız etmiyor.
Ön Camdaki Parıldama
Devir gistergesi 7600 d/d’ye ulaşmadan ön camda bir vites değiştirme işareti beliriyor. Direksiyondaki vites değiştirme kulakçıklarından sağda olanına bir kere dokunmak yeterli. Sistem elektromekanik olarak bir sonraki vites dişli çiftini devreye alıyor. Çok değil, sadece 3.9 saniye sonra hız göstergesi 100 km/s’yi ve 13.3 saniye sonra ise 200 km/s’yi gösteriyor. Her şey tamamen gerçek, öte yandan bir M4 versiyonu olarak hızlanma noktasında tamamen yeni bir boyut da yaratmıyor.
İlk kalkış anındaki heyecan verici hızlanma deneyiminin ardından yürüyen aksam ve gövdenin koltuk ve direksiyon üzerinden sürücüye iletmiş olduğu hisleri tespit etmek için henüz birkaç viraj yetiyor. Gerçekten de M4 CS, standart M4 ile kıyaslandığında direksiyon emirlerine çok daha kararlı ve hızlı cevap veriyor, yön değişikliğini çok daha kararlı bir şekilde hayata geçiriyor ve yola çok daha iyi tutunuyor. Gerçekten de son derece basit, hem de oldukça basit.
Frenler basşlı başına bir övgü konusu. Opsiyonel olarak sunulan karbon seramik frenler ideal çalışma sıcaklığına ulaşmadan, soğukken bile hayranlık uyandıran bir fren performansı sunuyor. Fren sistemi BMW M4 CS’i tam zamanında arzu edilen hıza düşürürken dönüş güvenli bir şekilde gerçekleşiyor. Tamam comfort modu da iş görüyor ama en iyisi direksiyonu sport moduna ayarlamak. Daha da sportif bir his isteyenler için devreye sport plus giriyor.
Anında Gelen Hızlanma
Viraj çıkışında tekrar gaza oturur oturmaz iki adet turbo besleme ihtiyaç duyulan basıncı anında üretiyor ve sürücüye ihtiyacı olan çekiş gücünü sunuyor. Motor gaz emrine anında hızlanma isteğiyle cevap veriyor ve BMW M4 CS’i hızlandırmaya başlıyor. Hatta tepkinin biraz fazla hızlı ve ani olduğunu da söylemek mümkün. Sürece ayak uydurmakta geciken sürücü bir anda arka kısmın kopmasıyla yüzleşmek zorunda kalıyor. Konuya hakim bir sürücü içinse eğlence tam da bu noktada başlıyor. Gaz ve direksiyon kontrasının ideal dengesiyle asfalt üzerine imza atma töreni başlıyor.
Her şey güzel gibib unun da bir bedeli var: 116 in 900 Euro. Gerçekten mi? Evet gerçekten. Aslında 24 bin 660 Euro tasarruf ederek baz versiyonu da almak olası. Ama baz versiyonun bu versiyon kadar etkileyici ve heyecan uyandırıcı olmadığı gerçek.Öte yandan itiraf etmek gerekir ki; bir gelenek haline gelen CS takısı için talep edilen fiyat parkı paranın karşılığını da tam olarak vermiyor. Öte yandan planlanan 3000 adetlik M4 CS versiyonu şimdiden satılmış durumda. Bu da bir gerçek.
Kaynak: auto motor & sport
