Hyundai i20 ülkemizde üretilen araçlardan biri. Bunun avantajını da çok iyi bir şekilde kullanıyor. Dört ay önce kullanmaya başladığımız Hyundai i20 benzinli otomatik aracımız o zaman 20 bin kilometredeydi. Aradan geçen dört ayın sonunda küçük yerli 40 bin km’ye geldi.

İlk başta yaptığımız gibi aracın yaşam alanında bir değişim olup olmadığını takip ettik. Özellikle havaların sıcak olduğu zamanlarda açık otoparka bıraktığımız araç bu yönde iddiasını ortaya koydu. Yaşam alanında yer alan her detay aradan geçen 40 bin km’ye rağmen özelliklerini korudu, solmadı, montaj sorunu ortaya çıkmadı.

Hyundai i20 Benzinli Otomatik 20 bin-40 bin Km Arası Değişimler

Açıkça itiraf etmemiz gerekirse diğer kullanılmış otomobil deneyimlerimizi göz önüne aldığımızda yaşam alanında en küçük bir sorunla karşılaşmadık. Koltukların yüzleri sağlamlığını korudu. Direksiyon simidi ya da kumanda elemanlarının üzerinde de soyulma yaşanmadığını gördük. Silecekler ise yorgunlaştı ve işlevini yerine getiremez oldu. Çok vakit kaybetmeden değiştirdik.

Sürüş karakteri açısından aldığı darbelerde bir artış olmadı. i20 darbeyi gerçekten iyi emiyor ve yaşam alanını konforlu bir şekilde tutmayı biliyor. Derin çukur geçişleri yaşam alanına biraz fazla yansıyor ama bu durumun yaşanmasının önemli nedeni yollarımızın bol çukurlu olması.

Kilometreleri arka arkaya geride bıraktığımız dönemde çukur darbelerini biraz daha fazla hissetmeye başladık. Süspansiyon sisteminde de hafif bir yorgunluk gözlemledik.

Sürüş güvenliği açısından ilk günkü performansını gösterdi. Bu 20 bin km kullanımın önemli bir bölümünü şehir içinde yapmış olsak bile güvenlik konusunda hiç sıkıntı yaşatmadı. Aydınlatma elemanlarında herhangi bir değişim olmadan yoluna devam etti. Ancak farlarda kirlilik gözlemledik ve aydınlatma konusunda temizliğe ihtiyacım var dedi.

Yakıt tüketimi açısından teslim aldığımız zaman 9.5 lt gibi bir tüketim sonucu vardı. Yapmış olduğumuz kullanımların ardından onu 8.5 lt tüketirken bulduk. Bu tüketim sonucunu test tamamlandığında 8 litre seviyesine çektik. Uzun yol kullanımı eklediğimizde bu tüketim rahat bir şekilde 7 litreye kadar geriledi.

En çok merak ettiğimiz konulardan biri olan otomatik şanzımanın çalışma karakteri de genel olarak iyiydi. Sarsıntısız vites geçişleri sunmaya devam etti.

Zaman zaman vites seçimi konusunda boşluk yaşatıyor ya da aniden hızlanma gibi bir durum yaşanmış olsak bile bu tip gerçek otomatik şanzımanı kullanan araçların büyük bir bölümünde bununla karşılaşıyoruz. Debriyaj takımını kontrol ettirmemiz gerektiği konusunda da sinyaller verdi.

Kaynak: Otostil

Share.

Leave A Reply Cancel Reply

Exit mobile version