Peugeot'nun sportif marka imajı git gide yükseliyor. Bunun için premium sınıfa alternatif olabilecek sporcu RCZ'ye bakmak bile yeter. RCZ'yi test için alıp otoparktan çıktığım andan itibaren çok yoğun bir ilgiyle karşılaştım. Kısa süre sonra, sokakta etraflarıyla ilgilenmeden en karizmatik haliyle yürümeye çalışanların bile gözlerinin ucuyla RCZ'yi keşfedip dönüp dönüp bakmalarına bile alıştım. Onları anlayışla karşılıyorum. Çünkü RCZ'ye her bakışta yeni bir şeyler keşfetmek mümkün. Peugeot 207 ve 308 modellerine benzer bir yüze sahip olan RCZ, profilden ve arkadan bakıldığında marka için özgün bir tasarıma sahip. Yoksa aracı Audi TT veya Porsche 9 ile benzetmek mümkün. Coupe karoserli otomobil 2+2 kişilik bir yaşam alanı sunuyor. On koltuklarda neredeyse 207 ve 308'deki kadar geniş bir yaşam alanı sunan RCZ'nin arka koltuklarına geçmeyi başardığınızda başınızın üzerindeki arka camdan gökyüzünü seyredebilirsiniz. Ama arka koltuklarda bunu konforlu bir şekilde yapabilmek için boyunuzun 1.50 m civarında olması gerek. Aracın içinde deri kaplı ön konsol, direksiyon simidi, el freni ve vites topuzu kullanılması premium otomobil müşterilerinin de beğenisini kazanacaktır. Ön koltukların başarılı tasarımı ve direksiyonun ideal boyutu sürüş pozisyonunun sıkıntısız olmasını sağlıyor.

Biraz da kaç çeşit RCZ var ona bakalım: 69.700 TL'den başlayan RCZ, 1.6 THP 156 HP ve 6 ileri manuel şanzımana sahip. 72.700 TL'ye aynı aracı otomatik şanzımanla sipariş edebilirsiniz. 200 HP'lik 1.6 THP ise sadece 6 ileri manuel ile satılırken onun da fiyatı 78.250 TL'den başlıyor. Bence, en ilgi çekici olanı ise 81.300 TL'lik 200 HP Carbon. Test aracımızda olduğu gibi karbon-fiber tavana sahip olan RCZ 1.6 THP 200 HP Carbon, motor gücüyle de çok sıkı…

PSA ve BMW ortaklığının en güzel sonuçlarında biri olan ve MINI John Cooper Works'te de kullanılan 1.6 THP twin scroll turbo benzinli motor 200 HP güç üretiyor. Peugeot'nun benzinli atmosferik motorlarından tanıdığımız VTi teknolojisi de ilk kez bir THP ile ortak olarak bu motorda kullanılmış. Peki sonuç nasıl olmuş?

Gaz pedalına yüklenip hızlanmak istediğinizde sizi yanıtsız bırakmayan bir ünite ortaya çıkmış. Hatta bu isteğinizi her devir aralığında tekrarladığınızda ilk hızlanmadaki çabayla ara hızlanmalarda da karşılaşıyorsunuz. Gösterge grubu içerisinde sağda duran iri devir saati, bir nefeste ulaştığı 6000 d/d'den itibaren "red-line"ı gösteriyor. Ve 7000 d/d'ye kadar devam ediyor. Siz, özel bir ses çıkartması için tasarlanan hava filtresi kutusundan çıkan akustiğine kapılmışken bir de bakmışsınız devir 6000 d/d olmuş. Motora zarar vermemek adına 6 ileri manuel şanzımanın kemikli vites geçişlerinden bir sonrakini seçme zamanınız çoktan geldi. Ama biraz geç kalıyorsunuz, motor sesinin daha ne kadar yükseleceğini ve RCZ'nin 6000 d/d'den sonra da ivmelenme isteğinin azalıp azalmayacağını merak ediyorsunuz. Artık ayağınızı, sert gaz pedalından çekmeniz gerekirken ne olacağını görmek için aynı gücü uygulamaya devam ettiğinizde RCZ'nin sizi yanıltmadığını görüyorsunuz. 7000 d/d'de otomatik olarak kesiciye giren motor sanki birkaç 1000 d/d daha olsa onları da hızla devirecekmiş gibi hissettiriyor. Sanki atmosferik bir motor bu! Bir sonraki vitese geçtiğinizde 1.6 THP'nin ateşi sönmüyor. Bu kadar istekli bir motorun da gücünü yola aktarabilmesi de çok önemli. Ne denli güzel motorların, uyumsuz aktarma yüzünden verimsiz olduğunu da gördük. Ama RCZ 1.6 THP 200 HP Carbon onlardan biri değil. Önden çekişli olan bu sporcu, 308'nin altyapısından yükseliyor. Gücü ön tekerleklere aktarmada kayıp hissettirmeyen 6 ileri manuel şanzımanın belirgin ve kemikli vites geçişleri sportif ruhu destekliyor. Tıpkı vites geçişleri gibi sert olan direksiyon ve süspansiyon sistemleri hız arttıkça aracı net olarak yönlendirmenizi kolaylaştırıyor. Direksiyonun sertliği, park gibi manevralarda kas gücü istese de ön tekerleklerdeki 200 HP'nin yaratacağı önden kayma eğilimlerini kontrol edilebilir hale getiriyor. Tabi ki yerinde devreye giren ESP'nin de etkisi hissediliyor. Sert süspansiyonlar ve 19 inçlik j antların üzerindeki ince yanaklı lastikler yoldaki bozuklukların iç mekanda hissedilmesinin önüne geçmede hiç de yardımcı olmuyorlar. Otomobilin yere yakın karoseri yol tutuşu iyileştiriyor. Carbon seçeneğindeki karbon-fiber tavan da ağırlık merkezinin daha aşağı çekilmesini sağlıyor. Bagaj kapağı üzerinden iki kademeli olarak yükselen spoyler de aracın aerodinamisini arttırıyor. Bütün bunlar ışığında RCZ, ödenilen fiyatın karşılığını verebilen bir otomobil olarak aklımızda yer etti.

Kaynak: Otohaber

Galeri


















Share.

Leave A Reply Cancel Reply

Exit mobile version