Kimi otomobiller uzun süre kullanılmalarına rağmen sağlam yapıları ile kalitesini ispatladığı için ikinci elde değer kaybını minimumda tutabiliyor. Ne yazık ki çok fazla olmayan bu tarz otomobillerin başında ise Renault’nun iki modeli Megane ve Symbol geliyor. Her iki modelin de sedan karoserli versiyonlarının daha çok filo kullanıcıları tarafından tercih edilmesi sonucu satış adetleri yüksek seviyede seyrederken, filo kullanıcıları ile araçların dayanıklılığı da adeta ispat ediliyor. Ancak ülkemizde Megane Sedan’ın üretiminin sona ermesinden sonra satışa sunulan Fluence özellikle üst versiyonlarda artan kalitesi ile binek tipi kullanımları ve tekil tüketicileri de kendisine hedef alan bir otomobil olarak lanse edildi. Aradan geçen süre sonunda aracın satış adetlerine bakıldığında da tıpkı öncüsü gibi yine filo kullanıcılarına hitap etmeyi başaran model aynı zamanda tekil kullanıcıların da bir hayli tercih ettiği bir seçenek oldu. Fakat bu aracın başta Toyota Corolla ve VW Jetta gibi dizel motorda otomatik şanzıman sunmaması satışların artmasındaki en büyük engeldi. Bu nedenle Renault, pazardaki isteğe kayıtsız kalmayarak çift kavramaya sahip EDC isimli otomatik şanzımanını Fluence’ın 1.5 dCi motor seçeneğinde sunmaya başladı. 
Farklı sınıflardan modellerde kullanılan ve rüştünü ispatlayan dCi motor gerek tüketim değerleri gerekse ekonomi ve belirli bir performansı aynı potada eritmeyi başaran yapısıyla son yılların tartışmasız en iyi dizel güç ünitelerinden birisi. Şimdi ise bu motora VW’nin DSG, Ford’un Powershift şanzımanları ile benzer çalışma prensibine sahip EDC çift kavramalı şanzıman eşlik ediyor.

Tasarım her zevke hitap etmese de bir bütünlük içinde

Tasarımıyla yerini aldığı Megane Sedan’a göre daha akıcı hatların kullanıldığı ve sert köşelerden kaçınıldığı gözlemlenen Fluence yine de onun kadar radikal olmayı başaramıyor. Bununla birlikte bir önceki neslin yolda ilerlerken bakışları üzerine toplama yeteneği Fluence önemli ölçüde kaybolmuş. Fluence yolda ilerlerken göze itici gelmese de ilgi çekmeyi de çok başaramıyor. Renault’nun yeni tasarım dilinin kullanıldığı Fluence, 4.6 metrelik toplam uzunluğuna rağmen akıcı olmakta zorlanmıyor.
Büyük boyutları ile iç mekanda bonkör yaşam alanını garanti eden Fluence testimize konuk olan üst versiyonu ile ilk anda üst sınıf bir otomobil içinde olduğunuzu hissetmenizi sağlıyor. Açık renklerle hazırlanan ve navigasyon, deri döşeme, ahşap görünümlü kaplamalar gibi detaylar aracın içine girdiğiniz anda sizi sarıyor. Ancak şunu unutmamak gerek ki tüm bu duygular ne yazık ki sadece üst versiyonlarda sizi bekliyor; alt donanımlarda koyu renklerin hakimiyetindeki iç mekan daha sıkıcı bir atmosfer sergiliyor. Açık renklerin kullanılması ile ferahlığın artırıldığı otomobilde bu tarz kombinasyonlar beraberinde kirlenme sorununu da getiriyor.
Ortak parçaların hakimiyetindeki iç mekanda Megane ve Laguna’dan izler görmek mümkün. Abartıdan uzak olan konsolda kullanılan malzeme kalitesi önceki modellere göre bir hayli artarken ergonomi sorunları da önemli ölçüde giderilmiş. Müzik sisteminin kullanımı zor olsa da direksiyonun arkasına yerleştirilen kumanda ile bu sorun da çözülmüş.
2.703 mm’lik dingil mesafesine sahip olan Fluence gerek önde gerekse arkada yaşam alanı konusunda beklentileri karşılayan bir otomobil. Diz mesafesinin fazlalığı ile beğeni toplayan araçta omuz mesafesi de başarılı. Ancak açık renk göze hoş görünse de kirlenme sorunları taşıması açısından riskli.
Aracın 530 litrelik bagaj kapasitesi ise sınıfının en genişi.

1.5 dCi son yılların en iyi motorlarından

Renault’nun bu kadar tercih edilmesinde yerli oluşu ve yaygın servis ağı önemli olsa da kullanım maliyetlerini düşüklüğü de tartışmasız çok önemli bir paya sahip. Clio’dan tutun da Latitude’a kadar farklı sınıflardan araçlarda görev yapan 1.5 dCi motor düşük yakıt tüketimi ile günümüzde önemli bir sorun haline gelen yakıt tüketimi konusunda kullanıcı dostu yapısıyla beğeni topluyor. Fabrika verisi ortalama 4.4 litre tüketen motor aracı zorladığımız sürüşler sırasında da asla 6.0 litreye çıkmadı. Kuşkusuz motorun bu düşük tüketiminde Renault’nun son teknoloji ürünü EDC şanzıman da önemli role sahip. Sarsıntısız vites geçişlerine olanak tanıyan şanzıman 6 ileri orana sahip. Son dişlinin uzun tutulması ile ekonomi yapmayı mümkün kılan vites sistemi 11.9 saniye gibi ortalama bir süre içinde aracı 100 km/s hıza ulaştırabiliyor. Genel olarak bakıldığında şanzıman eski otomatik şanzımanlara kıyasla bir hayli üstünken DSG ve Powershift ile boy ölçüşebilecek kapasitede değil. EDC’de firma konfora ağırlık vermek istemiş ancak sonuçta tepkiler rakipler kadar hızlı değil.
Büyük boyutları nedeniyle zorlanmalarda arkasını kolayca bırakan Fluence sahip olduğu ESP ile izine kısa sürede dönebiliyor. Test aracındaki gibi 17 inçlik jantlarla donatılan versiyonlar ise konfordan ödün vermiyor. 
Oldukça sessiz çalışan motor ve iyi yalıtılmış gövdesiyle yüksek süratlerde rüzgar sesini minimum düzeyde iç mekana yansıtan Fluence konfor odaklı direksiyon sistemi ile özellikle şehir içinde büyük keyif veriyor. Performanslı kullanım sırasında ise direksiyon yeteri kadar sertleşmiyor.

Nispeten uygun fiyat üst donanımları mantıklı kılıyor

Satış fiyatına bakıldığında EDC şanzıman Extreme donanım seviyesi ile birlikte sunuluyor. 50 bin TL’lik fiyat etiketi ise rakipleri Toyota Corolla ve VW Jetta’nın 54 bin TL’lik başlangıç fiyatları dikkate alındığında düşük kalıyor. Üst versiyonlarda ise Renault aradaki fiyat farkını kapatıyor ve test aracındaki gibi deri döşeme, sunroof, 17 inçlik jantlar, navigasyon vb. pek çok kalemin sunulduğu üst versiyonu 60 bin TL sınırında bir fiyatla tüketicilere sunuyor. Bu fiyat Jetta’dan ucuzken Corolla’dan pahalı. Ancak en üst versiyondaki aksesuarlar diğer iki modelden daha üstün. Buna bir de iç mekanda artan kalite hissi eklenince üst versiyonları tercih etmek daha yerinde olacaktır.

Öne çıkan özellikler
Motor, tüketim, iç mekan genişliği, bagaj kapasitesi 
Göze batan eksiklikler
Tasarım, kirlenmeye yatkın iç mekan, şanzıman tepkileri

Teknik veriler Renault Fluence 1.5 dCi EDC Privilege
Motor (tip/silindir sayısı) Sıralı/4
Yerleşim Önde enlemesine
Supap/eksantrik sayısı 8/1
ÇapxStrok 76.0×80.5 mm
Motor hacmi 1461 cc
Maksimum güç 110 HP-4000 d/d
Maksimum tork 240 Nm-2000 d/d
Son hız 185 km/s
0-100 km/s hızlanma 11.9 sn
Şanzıman 6 ileri otomatik
Aktarma Önden çekiş
Frenler (ön/arka) Hava kanallı disk/disk
Lastikler 205/55 R17
Depo kapasitesi 64 lt
Bagaj hacmi 530 lt
Ağırlık 1389 kg
Tüketim (fab. ver.) 4.0/4.4/5.2 lt/100 km
Tüketim ( test ort.) 5.7 lt/100 km
Uzunluk 4620 mm
Genişlik 2037 mm (Aynalar dahil)
Yükseklik 1479 mm
Aks mesafesi 2703 mm
Fiyat 59.850 TL

Tasarım 6/10
Megane ailesinin hatları ile harmanlanan Fluence yerini aldığı Megane Sedan’a göre daha akıcı çizgilere sahip. Ancak genel tasarım herkesin beğenisine hitap etmiyor.

İç mekan 8/10
Uzun dingil mesafesi sayesinde geniş yaşam alanının sunulduğu Fluence 5 kişi için oldukça konforu bir araç 530 litrelik bagaj kapasitesi ise sınıfının en büyüğü. Test aracındaki deri döşeme, sunroof, plastik kaplamalar bir üst sınıfa yakın bir izlenim oluşturuyor.

Motor / Performans 8/10
Farklı sınıflardan araçlara adapte edilerek kendisini kanıtlamış olan 1.5 litrelik dCi motor 110 HP gücü ile belirli oranlarda performansa da izin veriyor. Sessiz ve sarsıntısız çalışan motora eşlik eden çift kavramalı şanzıman performanstan çok konfor odaklı. Motorun Euro 5 normuna uygun olması önemli bir avantaj.

Kullanım / Sürüş özellikleri 6/10
Büyük boyutları nedeniyle sportif sürüşler sırasında arkasını bırakan Fluence 17 inçlik jantlarla arka kısımda vuruntulara neden oluyor. Direksiyonun genel karakteri şanzıman gibi konfor odaklı.

Fiyat / Donanım 5/10
Zengin opsiyonel donanımları ile bir üst sınıfla yarışan Fluence fiyat etiketinde ekonomik olmayı başaramıyor. 4 bin TL karşılığında sunulan EDC şanzıman özellikle şehir içi kullanımlar için alınması gereken bir donanım. Ferah ve kaliteli bir iç mekan için üst versiyonları tercih etmek gerek.

Sonuç
Büyük boyutları ile daha çok erkek kullanıcıları kendisine hedef seçen Fluence kendisini kanıtlamış dizel motoru ile tam bir ekonomi ustası. Konfor odaklı hazırlanan EDC çift kavramalı şanzıman ile de konfor yönünü artıran Fluence ne yazık ki fiyat etiketinde çok da ekonomik olmayı başaramıyor. 60 bin TL’ye ulaşan fiyat karşılığında sunulan donanımlar oldukça etkileyici ancak alt donanım seviyesinde özellikle iç mekandaki malzeme kalitesi ortalamalarda kalıyor. Bu nedenle de Fluence satın almayı düşünenlerin üst versiyonları tercih etmesi daha mantıklı bir seçim olacaktır.

 
Kaynak : otomobilport

Galeri














Share.

Leave A Reply Cancel Reply

Exit mobile version