Motorlar gürültü yapıyor, kum sarmallar halinde uçuyor, su damlacıkları sıçrıyor… Bu sırada BMW vahşi bir kararlılıkla tepeye tırmanıyor, VW'yi ve Jeep'i aşağı yuvarlıyor. Pardon, yanlış film!

Yanlış anlamayın, Grand Cherokee, Touareg ve X5'in arazide başarısız olduklarını söylemiyoruz. Demek istediğimiz, bu üçlünün pek araziye çıkmadıkları. Çünkü onların doğal yaşam alanları şehirler. Karşılaştırmamızdaki ana sorumuzsa, günlük yaşamda en iyisinin hangisi olduğu. Elit üst sınıf SUV'un Avrupa'daki mucidi X5'in üçüncü kuşağı mı? Yoksa dünyanın en fazla satılan arazi araçlarından biri olan, özgün karakterli Grand Cherokee mi? Ya da küçük bir makyajla birlikte birçok konuda iyileştirilen Touareg mi?

Genel özellikler

Dürüst olmak gerekirse, hiç kimsenin bu SUV'lara gerçekten ihtiyacı yok: 4,80 m'den fazla olan uzunlukları ve 2 m'ye varan genişlikleriyle şehir şartlarında kesinlikle kıvrak değiller, uzun yol konforunda sedanlardan gerideler ve asfalt dışına çıktıklarında gerçek arazi araçlarıyla başa çıkamıyorlar. Bunlar kesinlikle iyi argümanlar değil. Diğer taraftan ise büyük SUV'lar birçok şey sunuyor ve günümüze uyuyorlar. Örneğin yüksek oturma pozisyonları sürücülere görüş rahatlığı sağlıyor, uzun yolda gayet iyi bir konfor sunuyor, başarılı izolasyonları sayesinde iç mekanları yüksek hızlarda bile sessiz kalıyor ve sonsuzmuş gibi hissettiren iç genişlikler (en azından VW ve BMW için durum böyle, Jeep ise bir tık daha küçük kalıyor) sunuyorlar. Ayrıca standart 4×4 sistemleri sayesinde, asfalt dışına çıkıldığında normal otomobillerin yolda kalacağı yerlerde ilerlemeye devam edebiliyorlar. Üçlünün bir ortak yeteneği de var: 3.500 kg'a varan römork kapasiteleri.

Sürüş özellikleri

Üçlünün sürüş özellikleri en azından dizaynları kadar farklı. Önce BMW ile başlayalım. Geleneksel olarak BMW sportif karakterli otomobiller sunuyor ve X5 de buna bir istisna değil. Virajları kıvrak bir şekilde alırken, 2.2 tonluk bir dev olduğunu unutturuyor. Canlı karakterli 6 silindirli motor da bu karaktere çok iyi uyuyor: Sadece en iyi performans değerlerini sunmakla kalmıyor, boğuk sesiyle beğeni de topluyor. Ancak BMW diğer türlü de davranabiliyor: Konfor modunda süspansiyon, kaba zemin bozukluklarını başarıyla emiyor. Ancak güçlü karoser sallantıları hassas mideliler için sorun olabilir. X5'in iç mekanı da yüksek konforuyla uyumlu. Çok iyi bir işçilikle hazırlanmış yüksek kaliteli plastik yüzeyler ve hoş bir koku yayan deri koltuklar harika. 

Elit görünüm konusunda Volkswagen, bazı plastik aksamları nedeniyle biraz daha kaba görünse de, BMW ile rahatlıkla rekabet edebilir. Ön koltuklar evlerdeki televizyon koltukları kadar büyük ve rahat. Havalı süspansiyon en küçüğünden en büyüğüne zemindeki tüm bozuklukları neredeyse ütülermiş gibi yok ediyor. Bunlar çok iyi ancak hem motor hem de rüzgar gürültüleri can sıkıcı olabiliyor. VW'deki yolcular kendilerini, lüks bir sedanın içindeymiş (sadece bir kademe daha yüksek) gibi hissediyor. Diğer taraftan Touareg sert kullanımdan pek hoşlanmıyor: Dinamizm onun kalemi değil. Virajda 2.251 kg'lık ağırlığın, aracı dışarı çıkarmaya çalışan etkileri hissediliyor. 

Peki ya Jeep? Bir şekilde geçmişten gelmiş gibi hissettiriyor: İç mekanı daha küçük ve kullanılan malzemeler Alman rakipleri kadar iyi bir etki bırakmıyor. Ancak bu kesinlikle sorun değil, çünkü Grand Cherokee etkileyici çekiciliğiyle beğeni topluyor. Bu etki motorla başlıyor: Eski Jeep dizel motorları kaba ve gürültülüyken, 6 silindirli yeni makine biraz boğuk ama insanı rahatsız etmeyen sesiyle beğeni topluyor. Ne yazık ki bu motor, 4000 d/d'in hemen altından itibaren nefesi kesildiği için hızı pek sevmiyor. Belki de böylesi daha iyidir, çünkü yeterli konforu sunabilen süspansiyon etkileyici bir viraj hassasiyeti sağlayamıyor. Erken sertleşen süspansiyon da bol virajlı şehir dışı yollarda hızlı olabilmesini engelliyor. Tamam, bunların hiçbiri fazla dramatik değil ama ince ayar konusunda BMW ve VW'nin kesinlikle gerisinde. 

Premium Almanlar'ın yanında Jeep'in kelepir kalacağını düşünenler hayal kırıklığına uğrayacaktır, çünkü karşılaştırmamızın 3 konuğu da oldukça pahalı araçlar. Yine de Jeep, buradaki en uygun fiyatlı seçenek. Jeep Grand Cherokee'nin başlangıç fiyatı (Limited paket, 8 ileri otomatik şanzıman, 4×4) ülkemizde 114.500 Euro. İkinci sıradaki Touareg'in başlangıç fiyatı (BMT + Tiptronik şanzıman) 126.800 Euro olarak açıklanırken, en pahalı model olan BMW X5 xDrive 30d'de rakam 153.865 Euro'ya yükseliyor. Tamam, Jeep ile BMW arasında 39.000 Euro civarındaki fark birçok bütçe için fazla olabilir ama X5, sahip olduğu çok yönlü yeteneklerle, kendisine ödenen bedelin hakkını sonuna kadar veren bir SUV.

Büyük SUV'lar birçokları için birer rüya otomobili haline geldi. İsviçre çakısı gibi çok yönlü olduklarından bu durum şaşırtıcı değil. Konforları, boyutları ve güçleriyle üçü de gerçekten keyif veriyor. Özellikle en ince detayına kadar mükemmelliğe yaklaşan X5'te, Alman markanın zengin deneyimlerini hemem hissediyorsunuz. Touareg ise büyük SUV dünyasının Golf'ü gibi: Ne can sıkıyor ne de BMW kadar heyecan veriyor. Jeep ise burada güçlü karakteriyle öne çıkıyor. 

Sonuç: Genel değerlendirmede VW'ye ve Jeep'e fark atması, X5'in gerçekten ne kadar iyi olduğunu açık şekilde ortaya koydu. Bu iri Bavyeralı zayıflık nedir bilmiyor ama bu kalite için yüksek bir bedel talep ediyor. Konforlu Touareg çok iyi bir günlük yaşam arkadaşı ama BMW'nin dinamizmini sunamadığı için oldukça fazla puan kaybetti. Biraz kaba bir araç olan Jeep ise hayranlarına hitap ediyor.

Kaynak: Auto SHOW

Share.

Leave A Reply Cancel Reply

Exit mobile version