İlk defa kullanıyorum bu scooterı, Yamaha T-Max‘i ve aslında oldukça da merak ediyordum. Merakım yeni modelinin üzerine odaklanmış değil, önceki versiyonlar da dahil olmak üzere ilgi çekici ve güzel bir motosiklet/scooter olduğunu düşünegelirdim…

Keza çevremdeki motosiklet meraklılarının da bu makinaya özellikle ilgi duyduğunun farkındaydım. Neyse, bu beş altı günlük sürüşün sonunda aslen neyi anladım biliyor musunuz? İspanya, İtalya, Fransa gibi sıkı motosiklet kullanıcılarının olduğu büyük pazarlarda neden T-Max’i sıklıkla sokaklarda gördüğümü…

Yamaha T-Max: Kim Demiş Scooter Diye!

Yamaha T-Max sınıfının lider modellerinden biri. Aslında Silver Wing, Burgman gibi maxi scooter yaratıcılarının ardından sportif özelliklerle farklılık yarattı. Tasarımı bütün Yamaha Sport Scooter modelleri gibi agresifti ama T-Max güç olarak da iddialı oldu. Güncel model 530 cc paralel çift silindirli bir motora sahip. Gayet büyük bir bloğa sahip scooter aslında, 45,5 HP’lik gücüyle ve çalışırken kendine has sesiyle birçok motosiklete pabuç bırakmayacak performansa sahip olduğunu belli ediyor. Bacaklarınızın arasından gelen hırıltılı ses sürüş anında keyif parametresi olmuş. Aktarma kayışla yapılıyor, çok net ve kayıpsız, sessiz bir aktarma performansı gösteriyor.

Motor performansı ise bir scooter’ın yapabileceklerinden çok fazla, hızlıca 100-120 km/s’lere ulaşabiliyorsunuz. Gaz tepkileri son derece reaktif, hemen cevap alabiliyorsunuz. Aynı zamanda hassas da, küçük hafif hız isteklerine iyi cevap veriyor. Ama gaz gidon stroğu fazla uzun, çok çevirmeniz gerekiyor. Motorun performans esnekliği çok tatmin edici. 120 km/s gibi bir hızda ilerleme istediğinizde yine çabuk bir tork ortaya koyarak ileri atılıyor. Kısacası güç-performans odaklı bakarsanız karşınızda adeta güçlü bir motosiklet var…

Yakıt tüketimi orta sertlikte bir sürüşte şehir içinde 4,5 lt ve bu makina için bence gayet makul. Ama Yamaha T-Max’in asıl can alıcı noktası sürüşü…Deltabox tabir edilen alüminyum bir şasiye sahip aracımız. Bu, onun daha motosiklet gibi sürüş sunmasındaki faktörlerden biri. Korkunç dengeli ve keyifli bir sürüş var. Kendi kendime nazar değdireceğim diye korktum! Tabii keyfi yaratan aslında kolay ve dengeli şekilde, agresif bile olsanız yapabildiğiniz hamleler. Çok net söyleyebilirim ki şehir içinde herhangi bir 150 cc’lik scooterdan daha kıvrak ve dengeli. Ayağınızı son ana kadar yere koydurmuyor, artık durma noktasında bile neredeyse sürücüye manevra imkanı veriyor. Özellikle yavaş manevralarda kafası hiç ama hiç istenmeyen bir şey yapmıyor. Hızlandığınızda da ön tarafın kontrol ve yönlendirmesi oldukça dinamik ve kolay.

Dolu ağırlığı 216 kg, bu klasman bir scooter için çok uygun bir ağırlık. Çok hafif denemez ama sürüş anındaki hisi oldukça hafif. Sürücüye vücuduna dair hiçbir şey hissettirmiyor. Bu kıvraklığıyla birlikte boyutlarına rağmen aralardan geçişte, trafik kullanımında küçük scooterlardan farkı yok desem yeridir.

Aynalar biraz sorunlu. Oldum olası gidonda olmayan uzak ayna stilini sevmemişimdir. Görüş açısına alışıyorsunuz ama ara geçişlerde güvensizlik hissi oluşturuyor. Sele konforu son derece iyi, artçı için de geniş bir oturma alanı var. Elciklerde bulunan ısıtma sürücü koltuğunda da üç kademeli şekilde var. Oturma pozisyonu genel olarak iyi. Bacaklarınız uzun dahi olsanız derli toplu ve ergonomik pozisyon bulabiliyor. Gidon biraz aşağıda konumlanmış ama uzun boylu sürücüler için çok ciddi bir handikap değil, kısa sürede alıştım.

Anahtarsız çalışma özelliği yeni modellerde var, elbette pratik. Elektrikli gidon ve orta sehpa kilidi de özellikler arasında. Orta sehpa kilitlendiğinde motoru indirmek mümkün değil. Ayrıca gayet kullanışlı bir el freni de sol elciğin altına yerleştirilmiş.

Yamaha T-Max Genel Değerlendirme

Her güzelin bir kusuru vardır, sele altı bagaj maalesef yeterli değil. Bir tam kask sığıyor, ite kaka yazlık montu da sığdırabildim o kadar. Top Case istiyor anlayacağınız… Fark ettiğiniz gibi genel olarak çok beğendim. Bir de etiket fiyatı makul olsa.

Otohaber

Share.

Leave A Reply Cancel Reply

Exit mobile version