Citroen’de fantezi geri döndü. Fransız marka artık sürekli, birbirleriyle yakın akraba kompakt ve van versiyonları yaratıp duruyor. Seçenekler o kadar fazla ki insanın aklı karışabiliyor. Neticede eskiden otomobiller, Picasso, Nemo veya Cactus gibi iddialı isimlere sahip değildi. Test konuğumuz olan bu 5 kapılı araç ise, sıra dışı görünümüyle tek bir şeyi hedefliyor: Farklı olmak. Bir saniye! Citroen’de böyle “farklı” olan bir “konfora hayır” efsanesi de vardı: 2CV. Bu nedenle ikiliyi yan yana getirmeye karar verdik.
Artık 2CV’ye rastlamak oldukça zor. Zaman, pas ve diğer her şey onun aleyhine. Test aracımız da bunlardan biri ve antika otomobil unvanını bundan 30 yıl önce elde etmiş bir araç. İçine binip yatay vites çubuğunu kavradığınızda, geçmişin resimleri bir anda canlanıveriyor. Açık yan camlar yol rüzgarıyla tıkırdıyor, inanılmaz yana yatmalar ise uygulamalı fizik derslerine dönüşüyor. Yaşlılar hüzünleniyor, daha gençler ise suratlarında şaşkın ifadelerle aynı şeyi soruyor: “Bununla nasıl uzun yola çıkabilmişler ki?”
2CV yani Ördek, basitliğin vücut bulmuş hali. Citroen Dizayn Şefi Marc Lloyd'a göre 2CV, markanın çekirdek değerlerinin en iyilerine sahip: “Hafif, indirgenmiş ve yaratıcı. Aynı Yeni C4 Cactus gibi". Peki ama yeni model gerçekten de Citroen’in iddia ettiği gibi bir otomobil mi?
En azından hatları temiz bir tasarım diline sahip: Güçlü burun, giydirmeli çamurluklar, tavan rayları… Bu tür 4×4 sistemi olmayan yani SUV’lara Crossover ismi veriliyor. 4.16 m’lik uzunluğuyla yeni C4 Cactus kompakt sınıfa “cuk” oturuyor.
Gövdeyi çevreleyen plastik eklentiler sağlamlık etkisi yayarken, ufak tefek çarpmalarda koruma sağlıyor, Citroen’in “Airbumps” adını verdiği içleri hava dolu yastıklar, 4 farklı renkte alınabiliyor. Özellikle “Dune” ve Chocolate” adlı renk seçenekleri gerçekten dikkat çekici. Bunun dışında kapsamlı opsiyon listesinde, 10 karoser ve 3 iç mekan rengi de bulunuyor. Bu da, DS3 müşterilerinin çok iyi bildiği gibi, seçim yapmayı iyice zorlaştıracak.
İç mekan ferahlık hissi uyandıran derli toplu bir tasarıma sahip. Otomatik şanzımanlı test aracımızın orta konsolundaki düğmelerin neredeyse tamamı ortadan kaybolmuş. Bunların yerini ise iPad boyutlarında bir dokunmatik ekran almış. BMW de iDrive sisteminde bu kadar radikal bir başlangıç yapmıştı ama zamanla radyo ve klima kendi düğmelerine sahip oldu.Yeni Cactus'ün teknik özellikleri arasında valiz kollarını andıran kapı içi tutamakları ve minimalize edilmiş dijital gösterge de dikkat çekiyor.
Arka sırada ise neredeyse Ördek’in basitliğiyle karşılaşıyoruz. Bank şeklinde basit bir arka koltuk ve kelebek camlar. Yetişkinler için ikinci sırada şaşırtıcı bir ferahlık sunuluyor. Bagaj ise 358-1170 lt arasındaki hacmiyle yüksek yükleme eşiğine rağmen günlük kullanım için yeterli. Bu kadar şeyden vazgeçmişken Citroen’in, kaba el freni kolundan da vazgeçmiş olmasını dilerdik.
Ördek’in basit ruhu kaputun altında daha fazla hissediliyor. Yeni C4 Cactus Eylül ayı başında Avrupa’da, Eylül sonunda ise Türkiye’de piyasaya çıkacak. İlk etapta, en güçlüsü 99 HP’ye ulaşan 4 motor seçeneğiyle piyasaya çıkacak. 120 HP’lik benzinli seçenek ise yıl sonunda aileye katılacak. Bu da yeni Cactus’un amacının kalkış ustası değil, adının hakkını vererek bir tasarruf uzmanı (norm yakıt tüketimi verileri 3.6-4.6 lt/100 km arasında) olmak istediğini gösteriyor.
İki benzinli seçeneğin sadece Euro 5 emisyon normunu karşılayabiliyor olması ve otomatik şanzıman olarak sadece sarsıntılı EGS’nin sunulması ise aracın modern imajına da, fiyat seviyesine de pek yakışmıyor.
Kaynak : Autoshow
Yeni Citroen C4 Cactus (2015) – Cenova Otomobil Fuarı Videosu:
Galeri
