Ford Fiesta ST-Line çok farklı… Dört yıl önce Detroit, Avrupa Ford’a yeni Fiesta’yı geliştirme görevi verdi. “Geliştirin ama aşırıya kaçmayın” dedi. Platform beş yıl önce yeniydi ve hatta bazı motorlar çok daha gençti. O halde sadece otomobilin görüşünü değiştireceklerdi değil mi? Ve elbette 2008 yılında dahi eski moda görünen Motorola cep telefonu kapaklarını andıran konsolun da değişmesi gerekiyordu. Nihayet, sürücünün ihtiyaçlarına daha uygun uyumlu bir konsol ortaya koyulabilirdi.
İşler böyle yürümedi. Yeni Fiesta, birçok açıdan son derece yeni. Ford, daha fazla ayar sunabilmek için koltukları değiştirdi. Bunun sonucunda zemini de yeniledi. Yan çarpışma güvenliği adına B sütunu güçlendirildi. Böyle olunca iç gövdede yeni paneller kullanılması gerekti. Ön iz açıklığı artırılınca ön süspansiyonu da tasarlamak zorunda kaldılar. Diğer yandan daha büyük jantlar nedeniyle frenleri de büyüttüler. Arka süspansiyonsa bütün bunlara uyum sağlaması için revize edildi. Yani görevin dışına çıkıldı. Cologne’deki mühendislerle Detroit’teki muhasebeciler arasında ciddi fikir alışverişleri yaşandı.
Sürücü koltuğundan bakılınca değişimler büyük görünebilir ama Fiesta, harekete başladığınız anda tanıdık hissettiriyor. Akıcı ve çabuk tepkiler veren kontrolleriyle birlikte yolda gövdesinin sıkılığını belli ediyor. Elbette 1.0 EcoBoost motoruda güçlü davranıyor.
Burada 140 bg’lik versiyonunu test ediyoruz ama bu motorun 100 bg ve 125 bg’lik versiyonları da var. Motorların tork verileri birbirine çok yakın. Bu nedenle devri yükseltmediğinizde, seçenekler arasında ciddi bir fark hissetmiyorsunuz. En yüksek güç, sportif gövde kitine sahip ST-Line versiyonuyla geliyor.
Orta devirlerdeki çekişi ve 6600 d/dak’a doğru devirlenmesiyle birlikte motoru kullanmak eğlenceli. Tek rahatsız edici nokta, hızlı vites değişimlerinde ayağınızı gazdan çekip debriyaja bastığınızda motorun olduğu devirde kalma eğilimi göstermesi. Geri kalan noktalarda motor başarılı. Yeni altı ileri manuel şanzıman da akıcı ve keskin şekilde, doğru ayarlanmış kademeler arasında geçiş yapıyor.
Yeni 120 bg’lik dizel, küçük sınıf bir otomobil için fazlasıyla rafine. Süspansiyon mühendisliği ve şasi elektronikleri, burun kısmında nadiren ağırlık hissetmenizi sağlıyor ancak Avrupa’da dizel Fiesta’ların satışının bir hayli düşük olduğunu belirtelim.
Ford Fiesta ST-Line Konfor Odaklı
İki farklı süspansiyon ayarı bulunuyor. Birçok versiyon konfor odaklı ayarlanmış. Bu standart ayarlar, virajlarda Fiesta’nın çevik karakterini korumayı başarıyor. Aynı zamanda önden kaynaya oyuncu şekilde direniyor ve arka planda içerideki tekerleğe fren uyguluyor.
Ford Fiesta ST-Line’ın şasisi çok daha güven verici. Daha düşük sürüş yüksekliği, daha sert yaylar ve amortisörler, daha güçlü arka burulma kolu ve daha sert ön viraj denge çubuğu, hatta yeniden ayarlanmış direksiyon desteği ve ESP, ST-Line’da yer alıyor.
Hareket halinde direksiyon çizgisine sadık kalıyor. Bunu da kameralarla desteklenen şerit takip desteği kapalıyken bile yapabiliyor. Sistem, şeritlere çok yaklaştığınızda direksiyona küçük müdahalelerde bulunuyor.
Ses sistemi de gayet başarılı. Birçok versiyonda B&O ses sistemleri kullanılıyor. Baslar güçlü ve stereo etkisi başarılı ama B&O’nun diğer sistemleri gibi tiz sesler metalik ve yorucu.
Koltuklar geniş bir ayar seçeneğine sahip. Bu da otomobilin içinde kendinizi daha aşağıda konumlandırabileceğiniz anlamına geliyor. Sırt kısımları genelde destekli ama Ford Fiesta ST-Line’ın koltukları kaburgalarınıza biraz baskı yapıyor. Arka taraftaki alan yetersiz değil ancak panoramik cam tavanı seçerseniz baş mesafesi biraz azalıyor.
Karar: Fiesta artık hiç olmadığı global bir çekiciliğe sahip ama rakipleri ondan daha maskülen bir karakter sergiliyor.
Kaynak: TopGear